Hakkımızda

Türkiye Cumhuriyeti tarihi bir kırılma süreci yaşıyor.
15 Şubat 1999’da yakalanıp getirildiğinde Türkiye’ye hizmet etme, yarattığı eli kanlı terör örgütünü lağvetme sözleri veren Abdullah Öcalan bir kez daha sahneye çıkarılıyor.
Terör örgütüyle kapalı kapılar ardında pazarlıklar yapılıyor.
Türkiye, sınırlarını genişletme vaadiyle sonu toprak kaybıyla sonuçlanabilecek tehlikeli bir sürecin içerisine çekilmek isteniyor.
Bu süreci Türk milleti, herkesin zannettiğinin aksine, çok yakından takip ediyor.
Siyaset kurumu ile millet, tercihler noktasında derin bir ayrışma yaşıyor.
İşte bu noktada, gidişata itiraz eden ve bu konuda nihai kararı bizzat milletin vermesini isteyen ‘vatanseverleriz’ biz.
Biz, susmayı değil, sesini yükseltmeyi seçenleriz.
Biz, olan biteni izlemeyi değil, harekete geçmeyi tercih edenleriz.
Biz, birlikte yaşama ve ortak geleceğimizi inşa etme iradesi ortaya koyan ve bu irademizi 40 yıldır kanlı terör eylemleriyle bozmaya çalışanların ipiyle kuyuya inilmeyeceğini haykıranlarız.
Biz, Türk vatandaşlığında ortaklaşan, kaderlerimizi birleştiren, Cumhuriyet değerlerine, adalete, eşitliğe, hukukun üstünlüğüne inananlarız.
Biz, hiçbirimizin diğerine üstün olmadığını içselleştiren, birbirimizin tüm değerlerini saygıyla karşılayan, birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için çalışanlarız.
Biz, irademizi çıkar odaklarına, bölge ve ülkemiz üzerinde hesabı olanlara ipotek ettirmeyenleriz.
Biz, bu ülkenin tam bağımsız olması, ülke kaynaklarının her bir birey için hakça dağıtılması, yolsuzluğa dur denilmesi, yoksulluğun bitirilmesi gerektiğine inanan, bunun için mücadele etmeye and içenleriz.
Biz, şehitlerimizin kemiklerini sızlatmamak, gazilerimizin boynunu eğdirmemek, ailelerine vicdani borcumuzu ödemek için inisiyatif alanlarız.
Biz; gençleriz, bilge yaşlılar, modern Cumhuriyeti ayakta tutan kadınlar, işsizler, asgari ücretliler, çiftçiler, esnaflar, iş insanları, memurlarız.
Biz, gidecek başka yeri olmayanlarız.
Biz, bu bayrak ve bu vatan için hayatını adayanlarız.
Biz; Gaziantep’te Şahin Bey, Gördesli Makbule, Kahramanmaraş’ta Sütçü İmam, İstiklal Mücadelesi’nde cepheye mermi taşıyıp sonra parlamentoya giren ilk kadın milletvekillerimizden Satı Çırpan’ız.
Fevzi Çakmak’ız, Nezahat Onbaşı’yız, Aydın’da Yörük Ali, Bursa’da Kara Fatma’yız.
Biz, tepeden tırnağa Anadolu; tepeden tırnağa geçmiş ve geleceğiz.
Bu millet, bu memleket hayatımızı isterse, hayatımızı feda edecekleriz.
Biz, bu vatanın tek bir çakıl taşını kimseye vermeyecek olanlar, oyunları ve tuzakları bozanlarız.